Modern zamanda ulaşım -Psikolog Afife Karabayır
Sürdürülebilir ulaşım kavramı tüm bu gerçeklikleri içermekle birlikte, insanların yalnızca bir yerden bir yere ulaştırılması olanaklarının teknik olarak yaratılması ile değildir.
“Otomobile göre yapılandırılmış kentler otomobile olan bağımlılığı pekiştirir.” Freund Martin
Çağdaş kentsel ulaşım anlayışı ve arayışları üzerinde durmak, toplumcu anlayış ile insan, çevre ve doğa dostu bir ulaşım politikasının oluşturulması sürecinde etkili olacaktır. Çeşitli fonksiyonların organik bir birlikteliği olan modern toplumsal yaşamda, bu fonksiyonları yerine getiren insanların gerektiği hız, konfor ve güvenlikte gerekli mekanlara ulaştırılamaması problemlere yol açar.
Kamunun temel bir insan hakkı olarak, tüm vatandaşlara ucuz, eşit, güvenli ve asgari konforda ulaşım hakkını sağlaması, kısacası ulaşımı her vatandaş için erişilebilir bir hale getirmesi gerekmektedir.
Sürdürülebilir ulaşım kavramı tüm bu gerçeklikleri içermekle birlikte, insanların yalnızca bir yerden bir yere ulaştırılması olanaklarının teknik olarak yaratılması ile değildir. Bu yapılırken insan ve çevre yaşamına en az zararın nasıl verilebileceği ve herkes için eşitlikçi bir ulaşım hakkının nasıl oluşturulabileceği sorularına da yanıt aramaktadır.
Bireysel Araç Sayısındaki Artış
Güncel ulaşım problemi, gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde şehir trafiğinde toplu taşımanın etkili bir rol oynamamasıyla bireysel araç kullanımını artırmıştır. Günümüz toplu taşıma sisteminin sağlayamadığı konfor, peşinden getirdiği arayışın sürüklediği bir bağlamda bireysel araç kullanımına yeni bir kılıf hazırlamıştır. “Ne kadar tüketirsen o kadar görünür olursun.” algısı otomobile olan bağımlılığı kaçınılmaz bir hale getirmiştir. Bireysel araçlar zamanla bir ihtiyaçtan çok sosyo-ekonomik açıdan etiket halini almış ve gelişmemiş ülkelerde bireylerin hayallerinde yer almaya başlamıştır. Türkiye’de 2013 Mayıs ayında 2012 yılının aynı ayına göre trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısında %32,6 artış gerçekleşti. Bu artış otomobilde %48,1; özel amaçlı taşıtlarda %457,6; otobüste 49,5’tir. Otomobil sayısında gözlemlenen bu artış şerit yetersizliğine, uzun kuyruklar halinde ilerleyen trafiğe sebep olmuş ve sancılı bir dönem başlamıştır.
Trafikte seyir halindeki bireysel araç sayısını azaltmak adına Fransa’da başlayıp bütün Avrupa’ya yayılan sistem Carpooling (otomobil ortak kullanımı) etkili bir çözüm olacaktır. Bireysel araçlarda bir kişiden fazla yolcu varsa, bu araçlara, onlar için ayrılan özel şeritleri kullanma ayrıcalığı veriliyor. Bu sistem kameralar aracılığıyla denetleniyor. Trafik açısından daha az yoğun olan şeritler daha güvenli ve daha pratik bir ulaşım sunduğu için bireysel araç kullanımını sınırlandırmış oluyor. Aynı güzergahta bulunan insanlar için uygulanabilir bir çözümdür. Komşularınız ya da iş arkadaşlarınızla güzergahlarınızı değerlendirip Carpooling’e bir şans verebilirsiniz.
Kent İçi Ulaşımında Bisiklet Kullanımı
Motorlu araç kullanımına alternatif olarak bisiklet kullanımının yaygınlaştırılması doğa dostu ve sürdürülebilir bir çözümdür. Daha az maliyetli ve daha pratik bir ulaşım sağlamasıyla bisikletler tercih edilmesi gereken araçlardır. Karbon ayak izini ve sağlığa olumlu etkilerini de hesaba katınca bisiklet bu karşılaştırmaya oldukça önde başlamaktadır.
Birçok şehirde bisiklet ulaşımı adına çeşitli düzenlemeler ve planlamalar yapılmaktadır. Bu bağlamda güvenli sürüş alanları, bisiklet öncelikli düzenlemeler ve istasyonlar oldukça önemlidir. Bisiklet şeridinin ayrılması gibi ayrıcalıklar bisikletlinin trafik yoğunluğundan etkilenmeden hızlı ve güvenli bir şekilde ilerlemesini sağlar.
İçinden bisiklet geçen şehir Amsterdam’da nüfus 770 binlerdeyken bisiklet sayısı 1 milyon civarındadır. Şehirde otomobil veya herhangi bir toplu taşıma aracı kullanmaktan daha pratik çevreci, sağlıklı bir yoldur. Berlin’de ortalama 400 bin üzeri insan günlük işlerine bisikletleriyle gitmektedir. Yine de yetkililer bu sayıdan memnun olmadıklarını dile getirirken bisiklet kullanımını artırmak için yeni bisiklet yolları inşa ediliyor. Kanada’da otobüslerin önünde bisikletler için ayrılan bir bölüm var. Bisikletle seyahat edenler, istedikleri zaman bisikletlerini otobüsün önündeki bölüme yerleştirdikten sonra seyahatlerine otobüsle devam ediyor, aynı şey feribotlarda da geçerli. Tercih edilen ulaşım araçlarını sadece birer taşıma yöntemi olarak görmekten öte; bütüncül bir çerçevede, doğa ve çevre ilişkisi içerisinde değerlendirmek elzemdir.
Unutmayalım ki ulaşımda karbon ayak izi fazla olan seçeneklerin yerine sürdürülebilir alternatifleri tercih ederek doğaya verdiğimiz zararı azaltmaya çalışmak bizim elimizde.